Hep ortasından sıktığım diş macununun bir gece eve geldiğimde düzelmiş olduğunu görmemle başlamıştı tüm hikaye.
Yüzümü kaplayan gülümseyle aynadaki yansımama bakakaldım dakikalarca, görmeden.
Beklenmeyen bir anda, ufak bir detay kendime onlarca soru sormama neden oldu.
Bu kadar basitti aslında mutlu olmak.
Bu kadar basitti aslında birinin hayatını değiştirmek.
Öyle bir hale geldik ki, koşmaktan detayları göremez olduk.
Hep büyük hedefler koyduk kendimize.
O hedefler için savaştık.
O hedefler için seviştik.
Küçük mutlulukları ezerek yükseliyorduk tükenen hayatlarımızdaki hayallerimizi gerçekleştirmek için.
Ya biri kulağımıza “O büyük mutluluk hiç bir zaman olmayacak” diye fısıldarsa.
İşte o gün yıkılır özene bezene kurmaya çalıştığımız küçük evrenimiz.
güzelmiş
çok basit görünsede küçük şeylere de dkkat edilmeli bence, çok güzel yazdınız, teşekkürler