Şahsi Eleştiri

Şahsi manifesto yazısını yazmamın üzerinden nerdeyse 2 yıl geçmiş. Yazıyı hatırlatması için koluma takdığım bileklik ise ara ara da olsa hatırlatma görevini yerine getirdi. Peki hatırlatması benim bu maddeleri dikkate almamı sağladı mı tarştışılır. Maalesef, hayat maddelenecek kadar basit değil. Bakalım bu iki yıl için de hangi maddelere sahip çıkmışım.

· Kaçma. Üstüne git. Boş korkulara kapılma. (Evet)
Bu maddenin hakkını verdim sayılır. Bilmediklerimizden ve deneyimlemediklerimizen korkuyoruz. Yaşadıktan sonra korkudan eser kalmıyor.

· Uygula. Kararını ver ve fazla sorgulama. Etkilenecek herkesten onay almayı bekleme. (Hayır)
Maalesef yazdığı kadar kolay olmuyor. Zaman geçtikçe çok daha fazla iple düğümlendiğimi farkettim hayata ve çevreme.

· Güven. Kişiliğinin arkasında dur. (Hayır)
Yaşanmışlıklar ve deneyimler arttıkça güven duygusu da otamatik olarak azalıyor. Belki de sadece ailenize ve sevdiklerinize gözü kapalı güveniyorsunuz. “Kişiğin arkasında durmak” da önemini yitiriyor. Değişimi kabul etmek gerekiyor. Ufuk çizginiz uzadıkça, yargılarınız ve sabitleriniz de azalıyor.

· Kabullen. Yanlışını apaçık gösterirlerse kabullen. Diklenme. (Evet-Hayır)
Kabullenmek çok acı veriyor ve doğal olarak zaman alıyor. Ne kadar zor olsa da kabullendikçe, kendinize bir adım daha yaklaşıyorsunuz. Gerçeklerle yüzleşmek için çalışmalarım devam ediyor.

· Kullandırtma. Yumuşak başlı olma. Marhametini (varsa) ayaklar altına aldırtma. (Hayır)
Bu maddenin de hakkını veremedim. Kullanıldığınızı maalesef kullanıldıktan sonra farkediyorsunuz.

· Az muhattap ol. İster çok dinle ister az dinle ama mutlaka az konuş. (Evet-Hayır)
Bu denegeyi ayarlamak çok zor. Ama az konuşmanın hatta susmanın yerine göre gayet etkili bir cevap olduğunu ve anlık parlamalar yerine düşünmenin beni doğrulara bir adım daha yaklaştırdığını farkettim.

· Rahat ol. Fazla ciddiye ya da gayri ciddiye alma.( Hayır)
Sadece yazıda kalan maddelerden biri daha. Rahat olmak sanırım insanın geninde olan bir özellik.

· Söyleyeceklerini esirgeme. Emin ol herkes için en doğrusu bu olacaktır. (Hayır)
İnsanların yüzüne bana göre yanlışlarını söylemek konusunda ve Hayır deme konusunda büyük zaaflarım var. Herkesin kendi dünyasında doğru olduğunu da eklemek istiyorum bu maddeye. Bu yüzden yanlış kelimesi kişilerde öteki için anlamlı hale geliyor.

· Olduğun gibi görün. Arkasından konuşma. Gözlere konuş. Üsluplu ama doğruca. (Evet-Hayır) Eskisinden daha fazla artık gözlere bakarak konuşuyorum. Gözler herşeyi ele veriyor çünkü.

· Hedeflerin olsun. Amaçların için çabala. Sadece kendinden onay al. (Evet-Hayır)
Hedeflerim vardı, değiştiler. Amaçlarım için çabaladım, hala çabalıyorum. Belki bir arpa boyu kadar yol katetmedim. Sadece kendinden onay alma noktası ise hayal.

· Harekete geç. Düşün, taşın, bekleme. (Hayır)
İçimdeki devinimi durdurmak için türlü yollar keşfetmek zorunda kaldım. Taşınamadım, harekete geçemedim, bekledim sadece. Beklemek çok rahat geldi. Kader kısmet dedim çoğu zaman.

· Durma. Aynı noktada kalma. Değiş, devin, evril, düş, kalk. (Evet-Hayır)
Durmamak için değişmek için çok çabalıyorum. Her gün yeni bir ben keşfediyorum. Ama değişmek zaman alıyor.

· Serseri ol. Gül, eğlen, dalga geç, dans et, yaşa. (Hayır)
Bir kaç düğündeki zorlamalar dışında dans etmedim. Gülüp geçemedim.

· Anı yaşa. Geçmiş ve gelecekle uğraşarak zamanı öldürme. (Hayır)
Bazen geçmişten çıkamadım, bazen de hayallerimde kendi dünyamı yaratıp içine sevdiklerimi koyup geleceğe gittim. Ama anı yaşamak noktasını başaramadım.

· Pişman olma. Eğrisiyle doğrusuyla her yaşanılanın arkasında dur. Sen deneyimlerinsin. (Evet)
Pişman değilim. Yanlışlarım doğru yolu görmemde yardımcı oldular. Doğru yola girebildim mi peki orası tartışılır 🙂

· İşin aracın olsun. Amacın değil. Sadece iş yap, şahıslara takılma. (Hayır)
Şahıslara takıldım. İnsanlarla iş yapıyorsanız, ister istemez çevrenize takılıyorsunuz. Hatta takılıp, düşedebiliyorsunuz.

· Peşinden gitme. Sen yolunda gitmeye devam et. Senle olmak isteyenler, peşine takılsın. (Hayır)
İnanışlarımın, işlerimin ve sevdiklerimin peşinden gittim. Böylesi daha kolayıma geldi. İnsanları sürükleyecek enerjim atıl duruyor. Belki tekrardan canlanır kim bilir.

· Bilincinde ol. Bir hiç olduğunun farkındalığında kal. (Evet)
Başımı her yastığa koyduğumda yaşayıp yaşamamam arasındaki farkın bir kaç mutluluk ve bir kaç üzüntü olduğunu düşünüyorum.

· Unutma. Daim olan sensin. Yalnız doğdun yalnız öleceksin. (Evet)
Mezarlıkları ziyaret ettiğimde inanılmaz rahatlıyorum. Çünkü benden önce milyarlarcasının da aynı dertleri, tasaları çektiklerini ve şimdi koca bir karanlığın içinde huzur içinde yattıklarını görüyorum.

Ve bilekliğim görevini tamamladın artık. Kim bilir belki yeni bir bilekliğim ve yeni maddelerim olur. Değişmek güzeldir 🙂

Maddelerden kurtulup bir kaç söz daha söylemek istiyorum.

Yaşadıkça, hayatındaki maddelerin azaldığını farkedeceksin. Hayatın basitleşmen olacak. Geçmişini kurcalayıp, geleceğini planlarken geçecek zamanın. Ne geçmişe gidebileceksin ne de geleceğe.

Oruç Aruoba’nın dediği gibi “Yaşarken, sürekli, düştüğünü göreceksin çeşitli yüksekliklerden çeşitli derinliklere. Yaşamın düşüşün olacak.”

Önemli olan bu düşüşün sırasında senin evrenine ait tüm fizik kurallarını ters düz eden insanla karşılaşman. İşte o zaman düşüşün yavaşlıyor ve duruyor. Hatta uslu olursanız şirinleri bile görebiliyorsunuz. Geçen iki yılda ben gördüm, sizler de görürsünüz umarım.

 

2 thoughts on “Şahsi Eleştiri

  1. Kişiliği karmaşık olanlar insanlar için: “Kişiliğinin arkasında dur”… Bu sözünüze çok katılıyorum.

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir